2022-03-06 16:31:20 | Son Güncelleme : 2024-12-22 07:10:18
Mezopotamya Haber Ajansı'nın (MA) Haberine göre, Kadına yönelik cinsiyetçi saldırılar artarak devam ederken, AKP iktidarının kadın politikası da kadınların yaşamlarına mal oluyor. Kadına yönelik suçların arttığı kentlerden biri olan Van’da Ocak ayında 4 kadın erkekler tarafından katledildi. Faillerin kadınların “en yakınları” olan katliamlarda, bir hak ihlali de hukuk alanında yaşanıyor. Mahkemelerde cezasız bırakılan suçlular, kadınlara saldırmaya devam ediyor.
Van’da faaliyet yürüten Star Kadın Derneği Başkanı Avukat Dilan Kunt Ayan, kadın katliamlarında faillerin “namus” gibi çeşitli gerekçeler öne sürdüğünü, böylelikle mahkemelerde “iyi hal indirimi” almayı amaçladığını söyledi. “Sistemin erkekler veya erkler üzerinde bir yaptırımı olmadığı için cinayetler artıyor” diyen Kunt, kadın cinayetlerinin politik olduğunu vurguladı.
İstanbul Sözleşmesi
İstanbul Sözleşmesi’nin kadın mücadelesi sonucu kazanıldığını belirten Kunt, “Her ne kadar İstanbul Sözleşmesi yürürlükte kaldırılmış olsa da bu pratik biz kadınların yürüttüğü mücadeleyi geri çekme anlamına gelmeyecektir. Kadınların hak arayışı devam etmektedir. Çünkü dosyalarımız hala Dayanıştay’dır. Hukuk mücadelemiz devam ediyor. Nasıl mücadele sonucu kazanmışsak, kaybetmemek konusunda da kararlılığımız devam edecektir” dedi.
Çok sayıda başvuru
Bölgedeki asker, korucu ve polislerin de içerisinde olduğu üniformalıların karıştığı suçlara dikkat çeken Kunt, üniformalı şiddetinin 2016 yılından bu yana artarak devam ettiğini söyledi. Üniformalılara verilen yetkiden kaynaklı şiddetin artış gösterdiğinin altını çizen Kunt, Hakkari ve Van’daki kadınlardan çok sayıda başvuru aldıklarını belirtti. “Devlet gücü kullanarak kadınlar üzerinde baskı oluşturuluyor” diyen Kunt, bunların bölgede yürütülen savaş politikalarından bağımsız olmadığını kaydetti.
Faillerinin ensesinde olacağız
Van’da polislerin kadınlara tecavüz ettiği ve yine fuhuş operasyonunda gözaltına alındığını hatırlatan Kunt, şunları söyledi: “Yürütülen fuhuş operasyonlarında polislerin de olduğunu ortaya çıktı. Mağdur beyanlarına göre polisler kolluk olmaktan gelen güçlerini kullanıyorlar. Bu da polise İçişleri Bakanlığı tarafından sınırsız yetki verildiğinin göstergesidir. Bu tür olaylar yargı taşındığı kadarıyla biliyoruz. 2016 yılından beri kamu otoritesini kullanarak bu işler net bir şekilde yoğunlaştı. Bu şebekelerin ve kadına yönelik her türlü suçu işleyen faillerin her zaman ensesinde olacağız ve onları teşhir edeceğiz.”
Kentte çocuklara yönelik cinsel suçlarda yaşanan artışa da dikkati çeken Kunt, bu suçların yine üniformalı kesimler tarafından işlenmesinin de tesadüf olmadığını ifade etti.
Bu habere ilk yorum yapan sen ol.