2025-02-07 01:26:21 | Son Güncelleme : 2025-02-21 19:48:46
Hanoğlu, ayrıntılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Yönetime girmek isteyip, giremeyenlerin çıkardığı nifaktan başka bir şey değilden başlayıp; Bir sonraki söylemde üç kişinin attığı twetten öte bir şey değile gelen, ardından binlerce tepki aldıktan sonra, ne yaptığını anlayıp, anca enaniyet ve ihtiraslarından dolayı özür dilemeyi kendine yediremeyen ACEM’i İl başkanımızın şahsımızla ilgili açıklamalarına ithafen;
-Kendisine il başkanlığı görevi tebliğ edildikten birkaç gün sonra, nezaketen hayırlı olsun demiş, tebrik etmiş ve telefonu kapatmışımdır! Aksini iddiaa etmiş, ispat etmeye davet ediyorum.
-Şahsından asla yönetime dâhil olmam konusunda talebim olmamıştır. Sizlerinde malumu olduğu gibi, yeni yönetimlerin kurulma aşamasında istişareler mutlaka yapılır.
-Şahsımın da; bu süreçte kıymet verdiğim, bu partiye emek vermiş, geçmişten hukukumun olduğu bir siyasi büyüğümle, yönetime dâhil olma konusunu istişare etmişimdir. Bundan öteye asla bir talebim olmamıştır…
-Aksine geçmiş dönemlerde kendisinin milletvekili olabilmesi için! Teşkilat içi temayül yoklamasında şahsını desteklememiz için talebi olmuş, bu taleplerinden ötürü evimde misafir etmiş, istişareler yapmış, akabinde güçlü bir şekilde şahsına temayül yoklamasında güçlü destek sunmuşuzdur. Bu hadiseye şahitlik yapan, bizatihi şuan kendi yönetiminde yer alan o an evimde misafir olan yol arkadaşlarımda şahittir.
-Kimse eleştirilemez değildir! Tam sadakat peygamberlere bile gösterilmemiş, Nitekim Peygamberlik zırhı olanlar bile taşlanmıştır.
-Gelinen sürecin başından, şimdiye kadar olan süreçte; Bizler doğru bildiklerimizi dile getirmiş, yapılan açıklamanın talihsiz bir dil kullanılarak yapıldığını dillendirmişizdir.
-Mensubu olduğum aileme kullanılan bu çirkin dilin muhatabı olarak, çirkin söyleme karşın Şahsının özür dilemesi gerektiğini savunduk/savunuyoruz…Eleştirilerimizin tamamı bu çirkin ifadeyi kullanan şahsın kendisine olup, asla mensubu olduğumuz partimizin tekbir yazılı veya görsel mecrada ismi geçmemiştir!!!
-Yıllarca birçok kademesinde görev aldığımız, gençliğimizin Geçtiği, on yıllarca emek verdiğimiz bu davaya bırakın zarar vermeyi, zarar verenlerin karşısında yer almaktı bu!!!
-Gurur ve kibir abideliklerinden dolayı özür dilemeyi küçüklük zanneden, bizleri de şahsını eleştirdik diye, bu partiye zarar verenler diye adlandıran il başkanı, bu davaya gönül veren binlerce mensubu olan bu aileyi karalayarak, bu davaya en büyük zararı vermiştir.
-Hakkınız olmadan dışlamaya çalıştığınız bu millet, bu Aile; Türkiye’nin birçok ilinde, ilçesinde, beldesinde, mahallesinde, mezrasında veya köyünde, nadir örnekleri olan kendi yaşadıkları köylerde, kendi oy kullandıkları sandıklarda rekor oylarla, bu davaya hep sahip çıkmış, hep bağrına basmıştır.
-Birçok görev ve şanslar verilmesine rağmen, başarı sağlayamayan şahsınızla! Hiçbir görev ve makam verilmeden bu davaya sahip çıkan Bizlerin, konuyla ilgili haklılık payını ve kimin ne kadar partili olduğunu kamuoyunun vicdanına bırakıyorum.
-“Kendisini Küresunni Aşireti temsilcisi olarak görenler ”diye serzeniş ve şikâyetinize binaen ise;
Bizler bu aşiretin temsilcisi değil! Bizler Bu Ailenin bizatihi tamda kendisiyiz!!! Bu söylemlerinizle ailemiz arasında nifak çıkarmaya çalışan, asıl ayrıştırıcı dil kullanan bizzat şahsınızdır!
-Keşke siyasi zekânızı sizi eleştirenleri, sanki partiyi eleştiriyor gibi göstererek, bedel ödetmeye çalışmaktan yana değilde; bizlere bedel ödetmek için çokça harcadığınız siyasi zekanızı ve dehalığınızı, keşke; size verilen ve her seferinde bahşedilen siyasi fırsatları değerlendirmede, başarılı olmak için çalışmakta, muvaffak olmak için çabalamakta kullansaydınız!
-Kimi siyasetçiler tarafından KOÇBAŞI olarak kullanıldığımızı ifade edip, iftiralarınıza bir yenisini eklemişsiniz.
Bu söyleminizle hesaplaşmaya geldiğiniz apaçık ortadayken, bizlerin kullanıldığını söylemek acizliktir. Şahsınızı iftira atmaktan ötürü kınıyorum ve hakkımı helal etmiyorum. Ayrıca bizleri koçbaşı olarak kullanan siyasileri biliyoruz demişsiniz! Sizleri bu isimleri açıklamaya davet ediyorum… Biz açık yüreklilikle ne varsa çıkıp söyledik, sizleri de aba altından sopa göstermeyi bırakıp, açık yüreklilikle konuşmaya davet ediyorum... Koçbaşı İddianızı ispat etmeye davet ediyorum…
-Kadın kolları il kongremizde; daha sürecin başındayken ve bu kadar büyümemişken, sizlerden birleştirici bir dil kullanmanızı beklerken, siz yine göreve geldiğiniz ilk günden bugüne olduğu gibi tehdit dilini kullanmaya devam ettiniz!
Hesap sormaya geldim-
Üzenleri üzmeye geldim-
Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak söylemlerinizle teşkilatlarımızda görev yapmış, önceki tüm davadaşlarımızıda bir söylemde yanlış ilan ettiniz, yetmedi hesap sormaya kadar götürdünüz işi!!!
Hayırdır neyin hesaplaşması bu?
Kime hizmet ediyor bu söylemler?
Birleştir diye gönderildiğiniz bu makama, elinizde değnekle gelmeniz talimatını hangi yerel akıl verdi size?
-Tüzüğümüzün ilgili maddeleri diyerek, disipline sevk etme-bedel ödetme girişiminize binaen hem hatırlatma/hem de öneri olsun… Bu dava-bu hareket ve bu parti lideri! Millete hizmetkâr olmaya geliyoruz şiarıyla yola çıkmış! Millete hizmetkâr olmuş! Hizmet yapmış! Gönül almış! Ve bu düsturla yarım asırdır iktidarını devam ettirmiştir!!! Her eleştireni! Her Doğruyu söyleyeni! Her nefsine ağır gelen söz söyleyeni disipline verip, Bedel ödetmeye çalışarak gelmemiş parti içinde emek verenlere savaş açarak da gelmemiştir.
-Ayrıca tarafımıza gönderdiğiniz evrakların ekinde! Yönetim kurulundaki arkadaşlarımızın ismi ve imzası bulunmakta. Bizlerin disipline sevkini imzalamışlar görüntüsü verilmiş olan evrakla ilgili ise;
Yönetim kurulunda görev yapıyor olan ve imzaları bulunan birçok arkadaşımız;
Bizim böyle bir karardan haberimiz yok, Attığımız imzalar haftalık toplantıya katıldığımıza dair hazirun imzalarımızdır demiş ve durumu bu şekliyle izah etmişlerdir.
-Yani usulsüz kullandığınız imzalarda, uyguladığınız siyasi zekâ ve dehalığınızı keşke; birleştirmede, örnek bir teşkilatçılıkta, Bugüne dek emek vermiş büyüklerimizi sahiplenmekte, şahsınızın kırdığı gönülleri almada kullansaydınız keşke. Velhasıl rahmani kullansaydınız keşke…
-Binlerce insanı ötekileştiren dil kullandığınızdan dolayı; sizleri her fırsatta uygun dil kullanıp, birleştirmeye çabalayan ailemiz büyüklerinden, önceki Dönem AK Parti milletvekilimiz Sayın Halil Kaya, yine bu söyleminizden ötürü sizlerle ortak bir dil oluşturma çabası veren, dernek başkanımız Sayın Bilal Yücebaş, süreçte tüm istişare kanallarını açık bırakan ve süreci ılıman götürüp, partimize zarar gelmesin hassasiyeti önceleyen meclis üyemiz Sayın Şevket Zorkul, sürecin nerelere geleceğini önceden görüp, sizleri iyi niyetle uyaran, biran evvel önlemini almanız gerektiğini söyleyen meclis üyemiz Sayın Özer Polater ve şahsım olmak üzere, bizler Parti düşmanı!!!
-Binlerce oy kaybetmeye sebep olan siz ise partinin sahibi oldunuz öyle mi? Her daim arkasında durmaktan, yanında yol yürümekten onur duyduğumuz Sayın Cumhurbaşkanımızın ve ilgili kurmaylarının! Bir kişiye, binlerce kişiyi, feda etmeyeceğine, tüm kalbimle inanıyorum.
Bu uğurda mücadele vereceğimi de beyan ediyorum. Sizleri Saygıyla selamlıyorum…
Bu habere ilk yorum yapan sen ol.
