2012-07-15 15:00:00
Bir süngünün yüreği olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Dolanıp gökyüzünün etrafını
Basmaktır bağrına koca koca taşları.
Bir iğnenin sivri ucu olmaktır
Yokuşların tırmanışı, ezgilerin okunuşu
Kavganın lideri olmaktır.
Ellerinde kızıl sancak, yürümektir yarına
Şahlanmaktır Tamara sevdasına
Ateşlerin, ateşlerin alevleri olmaktır.
Kardeşlik çiçeklerinin saçlarını okşamak
Dalga dalga köpürmektir, mavi dünyaya
Baharın özgür bakışlarında
Ülke yürekli yiğit olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Şimşeklerin kanatları olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Gevaş tarlalarında açılmış berfin,
Buzlu çadırlarda donmuş ekmek olmaktır.
Aş yerine gökyüzünden koparıp
Bir yudum barış koymaktır sofraya.
Sokakların sivri kavşaklarında
Toprak evlerin köşe başlarında
Selam sunan koca cesur bebeklere,
Yıldızlardan çalınmış bir damla gözyaşı dökmektir.
Bir bahar tazeliğinde açılmış
Mahzun bir reyhan olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Yağmurlu yolların çamuruna bürünmek
Uzak, çok uzak yolların bitişini
Açılmaya hasret çiğdem gibi beklemek
Beyaz bir gülücük koparmaktır
Barış dünyasının gül bahçesinden.
Acıları sevmektir Artoslar’ın çocuğu olmak.
Karlı yolların sofrasında
Belki az sonra patlayacak mayının bulunduğu
İçleri öfke dolmuş dağlarda,
Ebesiz doğabilmektir
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Yanan kentlerin yanık türküsü olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Sessizce koymaktır nefesini
Birazdan patlayacak topların kokusuna.
Ama direnmektir her vakit
Tarihin savaş kokan sayfalarına
Bir seher vaktinde doğacak
Kızıl bir güneş olmaktır sabaha.
Kar tanesinin içine sokulmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Menekşe bahçelerinden alınmış
Aşk şarkısının mısrası
Ve coşkulu bir ninni olmaktır.
Kar döşeğinde yatan yiğitlere
Mehtaplı gecelerin serin karanlığından
Uçuşan bir merminin kanatlarına,
Şanlı ağıtlar yakmaktır her vakit.
Alıp avucuna ülkemin yüreğini
Çıkıp en yüksek dağ doruklarına,
Yeni doğan ilkyaz güneşi gibi
Masmavi bir ülke olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Yol boyu karakollara ağıt olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Lastik ayakkabısına batmış bir diken gibi
Kanatmaktır vahşi yüreklerin içini.
Sermektir ıslak bir yorgan gibi saçlarını
Gökkuşağının en güzel rengine.
Geleceğin dünyasına doğmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Annelerin hasretine nağme yakan
Yiğitlerin annesi ve annelerin ninnisi
Kardeşlik zılgıtlarının yükseldiği
Özgür yarınların vatanı olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.
Ve bir Eylül sabahı
Pırıl pırıl açılmış güneşin çocuğu
Van Gölü’nün en nazlı yüreği olmaktır
Artoslar’ın çocuğu olmak.