2014-09-14 15:00:00
Hakkari ve Van… İki ilimizin de eğitim durumu iyi değil. Ne var ki, her yıl olduğu gibi bu yıl da illerimizin eğitim durumunu sadece sınav sonuçları açıklanınca hatırlıyoruz. Bir iki gün halk arasında konuşulur, sonra konu kapatılır. Yetkililer ise her zamanki gibi ve kulaklarını tıkar dururlar. Ne hikmetse, hiç kimse bu sorunların muhatabı olarak kendisini ve kurumunu görmez.
Hal böyle olunca, herkes sorumluluğu başkasına atıyor, sorunlar da çözülmeden onyıllardır süregeliyor. Oysa sorunlar hepimizin sorunları. Eğer bu kentlerde bir başarısızlık varsa, bu başarısızlıkta valisinden öğretmenine, belediye başkanından öğrencisine kadar herkesin payı var. Çünkü bu kentler hepimizin omuzlarında duruyor. Omuzlarımızın gücü ne kadar sağlamsa, kentlerimiz o kadar ayakta sağlam kalacaktır. Evet bu işin sorumluluğu hepimizde. Ama bu işin asıl sorumluları da var. Bu işin çözümü için ileri adım atması gereken, liderlik etmesi gereken, farklı çalışmalarla eğitimi canlandırması gerekenler var. Kimlerdir bunlar? İllerimizin yerel yetkilileri ve milletvekillerimiz. Kentlerimizin eğitim sorunu, şimdiye kadar ciddi anlamda gündeme gelmedi. Sonuçlar başarısızlıkla sonuçlanmadan, bu sorun masaya yatırılmadı. Eğitim kalitesinin yükseltilmesi için hiç bir yetkili kılını kımıldatmadı. Sistem ve sistem insanları, eleştiriyi sevmez. Bu yüzden susmak, galiba yetkililerimizin işine geliyor. Gelin bu yıl “susmayalım” ve bu konuda sesimizi çıkartalım. Bizim, görevlerini itekleye itekleye, zorla yapan yetkililere değil, lider ruhuyla görevlerine koşan yetkililere ihtiyacımız var. Yerel yetkililerimiz, yerel kurumlarımız, yerel basınımız bu konuda yeni bir şeyler yapmalı, yapmak zorunda. Önümüzdeki eğitim sezonuna farklı ve daha başarı odaklı bir anlayışla ve yeni uygulamalarla başlayabiliriz. Sadece zillerin çalmasıyla dersler başlamaz. Sadece öğretmen atamakla, okula malzeme almakla dersler başlamaz. Derslerin başlaması için, çelik gibi sinir yapılarına ve sabırla donatılmış beyinlere ihtiyaç var. Liderlik ruhuyla donatılmış girişimci fertlere ve yeni fikirler üretecek beyinlere ihtiyaç var.
Gençlerimizin önünü açabilecek çalışmalar yapan, onları önemseyen kişilere ihtiyaç var. Ben, sen, biz, siz, onlar, hepimiz… Bulunduğumuz yerde yetkilileri uyaralım. Bulunduğumuz yerde öğrencilerimizi ve velilerimizi bilinçlendirelim. Bulunduğumuz yerde birbirimize yeni bir şeyler katalım. Şarkı söyleyelim, ıslık çalalım, çöp toplayalım, koşalım, mırıldanalım, dua edelim ama durmayalım.
Çünkü kımıldarsak, zincirlerimizi kırabiliriz.