2016-04-30 15:00:00
Van bugünlerde kitapla buluşmanın anlamını taşıyan günleri yaşıyor. Bu yıl ikincisi düzenlenen “2. Van Büyükşehir Belediyesi Kitap Fuarı” anlamlı bir mesaj ile kitapseverlerle buluştu. “Kitapla Barış” (“AŞTİ bi pirtûkan re”) sloganıyla son zamanlarda yaşanan şiddet ortamına bir nebze olsun bir umut taşırcasına anlam içermekte.
Yazının kendisini var ettiği bu coğrafyada, Mezopotamya’nın kavim haklarından olan Kürtler ’in yaşadığı bu topraklarda bu türden etkinliklerin yapılması anlamı kutsanacak şeylerdir. Kentlilik dinamiği içinde değerlendirilen bu sosyal ve kültürel organizasyonlar kent ve sakinleri için de bir farkındalık kültürüne dönüşmeye katkı sunacaktır. Eğitim, kültür ve bu olgular içinde önemli yer işgal den dil’in kendisini görünür kılacak bir alan olması bakımından da ayrıca bir önem arz etmektedir.
Toplumların kendilerini var etme ve inşa süreçlerinde şüphesiz alternatif fikirlerin önemi kaçınılmazdır. Bu alternatif fikirlerin kendi düşüncelerimizin yarattığı dünya dışında yeni bir bakış açısı kazandırması bağlamında kitaplar, önemli bir alan işgal etmektedir. Üzerine kafa yoracağımız, yeni bir eksen ya da bir argüman kitap sayfalarındaki satırlarda gizlidir.
Dünya ve özelde Türkiye tarihinde, iktidarların çoğunlukla korku dünyasını oluşturan kitaplar, yine bu erklerce bir korku metası olarak lanse edilmiştir. Türkiye’yi de dahil edebileceğimiz şark toplumlarında kendisini vuku bulunduran bir durum olduğunu söylemek mümkündür. Türkiye’de kitap okuma oranının %0,01 olduğunu dikkate aldığımızda, söz konusu durumun bu seviyelerde olmasında ilgili kurumların yanı sıra devlet politikalarıyla da alakalı olduğunu söyleyebiliriz.
Hal böyleyken büyük bir emekle hazırlanmış eserlerin, daha basım aşamasında ya da basım yapıldıktan sonra toplatılması şeklinde yapılan uygulamalar maalesef günümüz Türkiye’sinde hala görülmektedir. Daha bu sabah savcılık kararıyla bir yayın evinin standında sergilenen beş ayrı kalemden çıkan kitaplar ilgili birimlerce toplatıldı. Böyle bir yasakçı fetişizmin toplum adına bir “önlem”miş gibi yansıtılmasının yıkıcı etkilerinin ortaya çıkacağının öngörülmemesi de ayrı bir tuhaflık...
Toplumlara en fazla acıyı yaşatan şey cehalettir. Bunun karşısında bir panzehir görevi üstlenecek olan şey ise kitaplardır. Kitabın kendisini kamusal alanda bir alan işgal ederek var etmesi ve bu vesileyle açılan kitap fuarının varlığıyla bir görünürlük kazanacak olması üzerine tekrar tekrar yoğunlaşarak toplumla buluşturulması çok önemli olacaktır. Bu tarz etkinlik ve organizasyonların yoğunlaşması ümit ediyoruz. Herkesin bir saatlik bir zaman ayırarak kitap fuarına uğramalarının önemli olacağını düşünüyorum.
