Yazarlar

MEBİT

ÜÇ MEYVELİ DAL: KUDÜS

ÜÇ MEYVELİ DAL: KUDÜS

Abone Ol

2018-05-16 15:00:00

1967 den başlayıp bugüne dek devam eden Filistin-Gazze ve Batı şeriadaki İsrail işgali son günlerin en kanlı çatışmasına dönüştü.


ABD Başkanı Donald Trump’un seçim bayannamesine koyup yürürlüğe koyduğu ‘’ İsrailin mevcut başkenti Tel Avivde bulunan ABD Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararı dün itibariyle resmiyet kazandı. Her ne kadar Trump’un sansasyonel açıklamaları ve beklenmedik kararların varlığını bilen dünya kamoyu ,bu gelişmeleri açıkçası beklemiyordu.Ancak ne var ki bu çok kanlı bir olayla gerçekleşti.Esasen bu Büyükelçiliği taşıma fikri ABD kongresinde 1995 Yılında gündeme gelip kabul Senato tarafından edildi ancak dönemin ABD Başkanı Bill Clinton bu kararı uygulamadı sonrasında oğul Bush ve Barack Obama’da bu kararı uygulamaya koymadı.


Birbirinden farklı Cumhuriyetci ve Demokrat Başkanlar Ortadoğuda yeni bir gerilimin kaynağı olabileceği düşüncesi ,BM Kararları ve Uluslar arası Hukukun kapsam dışı olabileceği düşüncesiyle bu kararları sümen altı ettiler.Ancak Trump bunların aksine davranıp yeniden orta doğuyu çözümsüzlüğe sürükledi.BM’nin Kudüs karar tasarısının veto etmesi bile Büyükelçiliğin taşınmamasında yeterli olmadı ve elçilik Kudüs’e taşındı.


BM kararları,Uluslar arası Hukuk Platformu,Türkiye,AB, Rusya ve İngiltere kısmen hatırı sayılır tepkiler verdiler.En sert tepkiyi her zaman ki gibi Türkiye verdi.Haa bide varlığını sadece İsrail Devleti katliam yaptıktan sonra ortaya çıkan,Aldığı kararlar ise bir kınamadan öteye geçmeyen bir Arap Birliği var.Var diyorum çünkü varlığı var kelimesinden başka bir şey değil.


İslam Coğrafyasında hegomon devlet rolüne bürünen Türkiye’den sonra İran ve Suudi Arabistan da bir varlık göstermiyor.hele hele Suudi ailesi aksine tepkiler veriyor.


İKÖ ve Arap Liginin hatta hatta Ab ve Avrasya birliği yeterli ve yüksek sesli tepkiyi göstermelidir.Zira Kudüs 3 Meyveli bir dala benzer. 3 Büyük Semavi dinin önemli bir inanç merkezidir.


Yanlış anlaşılmasın demek istediğim şey İsrail Devletine savaş ilan etmek değildir veyahut ilişkileri tamamen bitirmek diplomasi alanında bir restleşmeye gitmek de değildir.Esasen bu bir çözüm olabilir ama bunu kitlesel ve kolektif yapmak gerekir.Ancak hepimizin de bildiği bir gerçek var; Suudi Devleti Prens Selman’ın göreve gelmesinden itibaren tamamen batı eksenli bir politika sürdürmesi,Darbe ile Yönetime gelen Mısır’ın meşru hükümeti ve Sisi’nin de de böyle bir minimum düzeye İndirecek bir diplomasi yürütmesi de beklenmiyor.Bütünsel hareket edilmeden bu plan başarıya ulaşmaz.


Benim naçizane başka bir çözüm planım Kudüs’ün tamamen bağımsız bir statüye kavuşturulup toprak bütünlüğü Bm ve granatörler devletlerin garantisinde olmasıdır.Ancak bu şekilde kalıcı çözüm elde edilebilir. Aksi takdirde kan ve savaş bu coğrafyadan eksik olmayacaktır.


Türkiye en tepe noktadan hem ABD yönetimini hem de İsrail Devletine en sert şekilde tepki verdi.Yine Birleşmiş Milletlerin İnsan Hakları Yüksek Komiserliğin’’Filistinlilerinin sınıra yaklaşması İsrail’in gerçek mermi kullanmasını haklı çıkarmaz’’ beyanatı elbette önemliydi.


Filistinlilerin başlatmış oldukları "Milyonluk dönüş" ve Nekbe’nin 70.yıl protestolarının Büyükelçiliğin taşındığı güne denk gelmesi sebebiyle gerçekleşen protesto da 50 kişiden fazla vatandaşın hayatını kaybetmesi ve olayın İsrailli keskin nişancıları tarafından yapılması öncelikle vicdanları sonra da uluslar arası hukuku ve BM veto kararını hiçe saymıştır.Bu olay yine gösterdi ki İsrail Devletinin barbarlığı zalimliğinde çok ötesindedir.


Bu sebeple Uyuyan dev hücre olan Arap birliği,Avrasya Birliği,Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletlerin artık bu tür olayları kınamakla kalmamalı ve gerekirse ekonomik yaptırımlar uygulamalıdır. Tek taraflı Ülkelerin bireysel tepkileri önemlidir fakat yeterli değildir.Veyahut Kudüs bağımsız bir statüye kavuşturulmalıdır.


Peki bir elçiliğin taşınması niye bu kadar önemlidir diye soracak olursanız ? Elbette ki şu cevabı alırsınız.Kudüs artık ABD ve onun gibi düşünenler için İsrail Devletinin başkentidir.


128 üye ülkenin, uluslararası hukukun ve en önemlisi Müslüman milletlerin bu hassasiyeti dikkate alınmalı ve ABD yönetimi verdiği bu yanlış karardan vazgeçip büyükelçiliğini tekrardan Tel Aviv’e taşımalıdır. Zira yarınlar çok büyük acılara gebe. Geç olmadan durdurun.

  • Etiketler :
  • Van Haber