2024-07-22 15:14:58 | Son Güncelleme : 2024-09-04 00:44:44
Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Neslihan Şedal’ın katılımıyla gerçekleşen Kadın Stratejik Plan Çalıştayına, Kürt Siyasetçi Sabahat Tuncel, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Muş Milletvekili Sümeyye Boz, DEM Parti İl Eşbaşkanı Gülşen Kurt, Büyükşehir Kadın Politikalar Başkanı Refike Sönmez’in yanı sıra ilçe belediye eşbaşkanları, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) yöneticileri, Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA), Barış Anneleri, STAR Kadın Derneği’nin yöneticileri ile çok sayıda kadın sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve üyeleri katıldı.
Çalıştay’ın açılış konuşmasını yapan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan Neslihan Şedal, bir kentin, ülkenin veya dünyanın geleceğinin kadın olmadan planlanamayacağını belirterek, yerel demokrasinin kadının katılımı ve söz kurmasıyla başlayacağını vurguladı.
‘Kadın olmadan yaşam kurgulanamaz’
Merkezileşmeye karşı yerel demokrasilerin güçleneceği bir yapı inşa ettiklerini belirten Eşbaşkan Şedal, “Bu nedenle söz kurulurken, bir karar verilirken ve planlama yapılırken en güçlü sözü biz söyleyeceğiz. Bunun için tam bir kararlılık içerisindeyiz. Nitekim yerel yönetimlerde ve diğer tüm kurumsal yapılarda var olan eşbaşkanlık sistemi bunun ispatı niteliğindedir. Bunun için çokça bedel ödedik. Ama azim ve kararlılığımızdan zerre bir şey kaybetmedik. Belki de bizleri bu kadar dirayetli ve ayakta tutan bu kararlılıktır. Bugün kadın olmadan yaşamın kurgulanamayacağı gerçeği artık her kesim tarafından kabul görmüştür. Hal böyle olunca daha etkili ve güçlü bir şekilde karar mekanizmalarında yer almayı başarabiliyor ve yaşamı örme konusunda sonuç alıcı süreçler yaratabiliyoruz. Kentlerimizi kayyım karanlığından kurtardığımız 31 Mart seçimlerinin üzerinden üç buçuk ayı aşkın bir zaman geçti. Biz kadınlar bu kısa süre içerisinde nelerin başarılabileceğimizi göstermeyi başardık. Bundan sonra da yürüteceğimiz çalışmalarla bunu pekiştireceğiz. İşte bu çalıştay ve yürütülen stratejik plan çalışmaları bunun için önemli bir eşik olacaktır” dedi.
‘Yerel demokrasi kadın ile başlar’
Van’daki 14’te 14 zaferinin kendilerine büyük bir sorumluluk yüklediğine dikkat çeken Şedal, sözlerini şu şekilde sürdürdü;
“Kentlerimizi kayyımların tahribatından kurtarmak için yola çıktık ve tüm çabamız daha yaşanılır kentler oluşturmaktır. Rejimin, ayrımcı politikalarına karşı eşitlik ve özgürlük bayrağının yükseleceği, merkezileşmeye karşı yerel demokrasilerin güçleneceği bir yapı inşa ediyoruz. Yerel demokrasi kadın ile başlar. Eşbaşkanlık ve eşit temsiliyet bunun vücut bulmuş halidir. Bizler kentlerimizi ayrımcılıktan, eşitsizlikten ve cinsiyetçilikten arındırdığımızda başarılı bir yerel yönetimden bahsedebiliriz. Kadınların toplumsal, ekonomik ve kültürel gelişimini destekleyecek projeleri hayata geçirdiğimiz oranda gerçek manada varlığımızdan bahsedebiliriz. Tüm belediyelerimizde engellilere, yaşı ilerlemiş bireylere, çocuklara, kadınlara, yoksullara, mültecilere ve diğer dezavantajlı bırakılan gruplara öncelik vermeliyiz. Bunları başarmak elbette ki kolay olmayacaktır. Ancak azim ve kararlılığımız bu zorlukların da üstesinden gelecektir. Nasıl ki büyük bir özveri ve çabayla kentlerimizi kayyım belasından kurtardıysak ve 14’te 14 yaparak bir ilke imza attıysak, bu hizmetlerin pratikleşmesini de sağlayabiliriz.”
‘Kadınların stratejik planda yer alması ve söz kurması önemli’
Daha sonra kısa bir selamlama konuşması yapan DEM Parti İl Eşbaşkanı Gülşen Kurt, burada 5 yıllık çalışma planına dair kadınların söz kurmaları ve fikirlerini paylaşmalarının önemine vurgu yaparak, “Kadın özgürlükçü, demokratik, ekolojik paradigma kapsamında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bugün burada bulunan tüm kadınların stratejik planda yer alması söz kurması bizler için çok önemlidir” dedi.
Konuşmaların ardından, Büyükşehir Belediyesi Kadın Politikalar Daire Başkanı Refika Sönmez “Kadın Stratejik Planlamasının Önemi” başlığı altında sinevizyon eşliğinde sunum yapıldı.
‘Mücadele varsa zafer de vardır’
Yapılan sunumun ardından “Yerel Yönetimler Kadın Politikalarımız” başlıklı sunum gerçekleştiren siyasetçi Sebahat Tuncel, kadınların edindikleri kazanımların kolay olmadığının altını çizerek, “İnanmak başarmanın yarısıdır, mücadele varsa zafer de vardır. Kadınların cesaret etmesi ve ‘bende varım’ demesi çok önemli. Bu tablo karşısında insan gururlanıyor. Geçtiğimiz süreçlerde masanın etrafında bu kadar kadın yoktu. Şimdi kendi rengi, dili, kimliği ve kültürüyle var olmak çok önemlidir. Karşımızda erkek egemen kapitalist bir sistemi var ancak bizim de demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmayı savunan bir sistemimiz var” dedi.
‘Hareket varsa hayat var’
Kadınların olmadığı bir yönetimin demokratik olmayacağını da vurgulayan Tuncel, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Kadın özgürlük mücadelesini yok sayan, dışlayan zihniyetlere karşı bir paradigmamız var ve bu paradigmayla yönetimlerde yer ediniyoruz. Başkanımızın da söylediği gibi; ‘kadın özgürleşmeden bir toplumu var edemeyiz.’ Kadınlar yoksa kararlar da yoktur. Gerçekten kadınlar olarak yıllardır bunun mücadelesini veriyoruz. Yeter ki bu yolda birleşelim, bu yol bizi çok güzel yerlere götürecektir. İnanmak başarmanın yarısıdır, o yüzden biz özgür bir yaşamın var olacağına inanıyoruz ve bunun mücadelesini de veriyoruz. Bildiğim tek bir şey var; hareket varsa hayat var, umut varsa zafer var.”
‘Kadın çalışmalarımız kayyımların ilk hedefi oldu’
Verilen aranın ardından konuşan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Muş Milletvekilli Sümeyye Boz ise, “Yerel Yönetimler Deneyimimiz ve Yıkıcı Kayyım Politikaları” başlıklı bir sunum yaptı. Kürt kadın hareketinin önemine vurgu yapan Boz, “Kadın özgürlükçü, demokratik, ekolojik” paradigmanın kendileri için esas olduğunu ifade etti.
Boz, “Kürt kadınları olarak yüz yıllardır var olan mücadelemizde son 25 yılda hatta daha uzun bir süredir yerel yönetimlerde yer edindik ve ciddi bir deneyim gösterdik. Kürt kadın hareketi bir propaganda ya da bulunduğu pozisyon üzerinden kendini var eden bir hareket değildir. Kurumsallaşmayı ve toplumsallaşmayı amaç edinen bir yapıdır. Bu anlamda yerel yönetimler, istenilen toplumsallığı sağlamak adına en erişilebilir yerlerdir. Bu yüzden kadın çalışmalarımız kayyımların ilk hedefi oldu. Kayyım marifetiyle birçok kadın kurumumuz kapatıldı. Kayyımların tahribatları bütün kentleri işlevsiz bıraktı. Bu stratejik planlamalar kadının gücüne güç katacaktır” diye konuştu.
Konuşmaların ardından katılımcılar, stratejik planlamaya dair görüş alışverişinde bulundu. Çalıştayda söz alan kadınlar, erken yaşta evlilik, kadına yönelik şiddetle mücadele ve sığınma evlerinin yetersizliğine dikkati çekerek, kadınların alanlarda nasıl aktifleşeceğine dair önerilerde bulundu.
Çalıştay, alınan önerilerin ardından sona ererken, sonuç bildirgesi önümüzdeki günlerde açıklanacak.
Bu habere ilk yorum yapan sen ol.
